Kardeşim beni yatarken becerdi
Merhaba dostlar sizlere erkek kardeşimin ilk evvel analdan sonrada kızlığımı nasıl bozduğunu anlatmak istiyorum. Ben Antalya’dan Pınar. 18 Yaşında hala büyüme evresinde olan sarışın bir kızım. Mektepler kapanmıştı bi
 dedi. Cuma günü ve akşamüstü
 olduğundan orada rahat edebilirdik. Babamla annem gittikten sonra bizde
 pırlantaya gittik. Pırlanta koyu
 kasabanın dışında 4-5 kilometre. uzaklıkta dik
 bir tepenin altında ağaçlarla denizin
 buluştuğu çok hoş bir yerdi. Fakat
 koruma altında olduğu için ve çevresinde hiç sosyal etkinlik olmadığı için genelde
 boştu. Bisikletlere binerek pırlantaya
 eriştik. Bisikletleri bir ağaca zincirledik,
 Kumsalda yürümeye başladık. İleride 2
 tane turist vardı. Kadın 30 yaşların-da
 olmalıydı ve üstsüzdü. Yanlarından geçerken kardeşim abla kadının
 memelerine baksana dedi. Bakma ayıp
 rahatsız etme onları dedim. Onlardan
 uzaklaştıktan sonra bir ağacın altına
 geldik. Mert hemen tişörtünü çıkardı
 denize koştu. Bende giysimi çıkardım göğüslerimi düzenledim. Mayom yeniden
 popomun arasına kaçmıştı onu çıkardım
 ve denize ilerledim. Mert dizlerine kadar
 suya girmiş beni bekliyordu, yanına
 giderken göğüslerime baktığını
 gördüm. Nereye bakıyorsun sen dedim, “ooo sende mi rahatsız oluyorsun” dedi.
 “Evet rahatsız oluyorum, bakma” deyip
 arkamı döndüm. Abla sen nereni
 dönsen bakacak bir yerler var diye
 güldü. Bütün kızıp fırça atacaktım ki bana
 su atlatmaya başladı. Bende karşılık verdim ve birbirimizi nemlendirerek suya
 alıştık ardından suya daldık bir sure
 yüzüp eğlendik. Ben çıkıyorum diye
 kıyıya yöneldim. Mert de peşimden
 geliyordu. Arkamdan abla senin
 kalçaların şahaneymiş be demez mi. Altımı düzenlemeden sudan çıkmıştım.
 Hemen ellerimi kalçama attım ve
 neredeyse tamamen popomun arasına
 kaçan mayoyu düzelttim. Mert ’e baktım
 gülüyordu. Kurulanıp yavaş yavaş
 batan güneşin altına uzandık. Mert güneş yağı getirmişti ve kollarına
 sürüyordu. Bana sürsene dedim. Surat
 üstü uyumamı söyledi. Denileni yaptım.
 Boynumu ovarak omuzlarıma masaj
 yapmaya başladı. İki günün
 bitkinliğine iyi geliyordu doğrusu. Ardından sırtıma indi, yağı sürerken
 masaj yapıyor ve arada eller
 göğüslerimin kenardan taşan
 kısımlarını değiyordu. Ama bunu
 mübalağa eterek yapmıyordu. Bir şey
 demedim. Derken belime indi, oradan da topuklarıma. Ayak tabanlarımı bile
 ovuşturuyordu. Sen nerden öğreniyorsun
 bunları dedim, kız dostuma
 yapıyorum dedi. Başka neler
 yapıyorsun onla dediğimde başka bir
 şey yapmama izin vermiyor dedi. Kardeşimden beklemediğim şeylerdi
 bunlar, donakalmıştım. Derken bacaklarıma
 çıktı baldırlarımı eziyor bitkinliğimi
 alıyordu. En sonunda kalçamın
 bacaklarımla birleştiği yere geldi.
 Kalçama yağ döktü ve kalçama masaj yapmaya başladı. Cinsel bir şey
 sezmiyordum ama güzelime gidiyordu
 ve bu surattan mayomun yavaş yavaş
 kalçamın arasına doğru toplamasına
 göz yumuyordum. Elleri makine gibiydi
 ve kalçamı sanki yoğurmaya başlamıştı her hareketinde mayo azıcık daha
 bir araya gelmeye başlamıştı. Kalçamı yalnızca
 bir şahıs okşamıştı oda lisede kantin
 sırasında suratını bile görmediğim
 biriydi. Derken mert bir hücumda
 mayoyu kalçamın arasına toplayı verdi. Hemen elimi arkama attım ama
 bileklerimi yakaladı, “bitkin değil
 misin” dedi. Reelinde olanları çok ta
 önem vermiyordum ve makûs maksadı
 olacağını düşünmedim. Bir şey
 yapmadan kendimi bıraktım. Şimdi daha sert davranıyordu. Kalçamı
 okşuyor, yoğuruyor, yukarıya alt masaj
 yapıyordu. Başparmakları mayomun
 altına doğru kaymaya başladığında
 neredeyse yatacaktım. İrkildim, fakat
 bir şey yapamadım ve bir vakit sonra her iki başparmağı kuyruk sokumumda
 birleşip alt inerken bölüp kalçamın
 arasına girmeden alta iniyor, tam
 avuçları ile de kalçalarımın
 yuvarlaklığını avuçluyordu. Ama bir
 vakit sonra parmakları ufalamamaya başladı, azıcık daha devam etmesi
 halinde bütün kıçımı değecekti. Öyle
 yapma demek için başımı döndürürken
 elleri alta doğru kaymaya başladı
 ve parmaklarını hiç sürüklemeden bütün
 popomun deliğinin üstünden geçirdi. Parmaklarının baskısını bütün anlamıyla
 hissetmiştim. Öylece baktım bir şey
 diyemedim. Bana baktı sonra kalçama
 bakarak ellerini yukarıya doğru ittirdi ve
 parmaklarının biri deliğimin bütün
 üstünde kaldı. Parmağı usulca popomu zorluyordu ve ben gözlerimi kapamış
 zevk almaya bakıyordum. Parmağını
 çekti ve iki elini yukarda birleştirdi,
 ardından yeniden indirdi, artık hareketleri
 daha yavaştı ve popoma geldiğinde
 parmağı kendimi kasmasam içime girebilirdi. Çok acayip hissediyordum,
 amım ıslanmış ve karıncalaşıyordu.
 Sonra sol başparmağıyla mayomu
 kenara çekti ve popomu tamamen sarihte
 bıraktı. Sağ başparmağını hemen deliğe
 dayadı ve bastırmaya başladı, kalp atışlarım süratlenmiş, canımın acısı
 güzelime gidiyordu. O anda parmağının
 usulca içime girmeye başladığını
 hissettim. İşte o zaman ne yaptığımızı
 anladım. Üstümdeki şahıs benim ufak
 kardeşimdi ve popoma parmağını sokuyordu. Maksadı da hiçte iyi değildi.
 Hemen kendime geldim ve elini
 tutup yan döndüm sen ne
 yapıyorsun dedim. “Ben bir şey
 yapmıyorum, sen ne yapıyorsun,
 uyusana” dedi. “Olmaz, ben senin ablanım, böyle şeyler yapamayız”
 dedim. “Bir şey yaptığımız yok ki, masaj
 yapıyorum sana” dedi. “Yok, yeter artık
 gidelim” dedim. Onu üstümden atıp
 hemen giysimi giydim. Ellerim
 titriyordu, resmen azmıştım ve devamını istiyordum ama bu olası
 değildi. Giyindiğimde hala oturuyordu.
 “Kalksana, giyin” dedim. “Tamam be”
 deyip ayağa kalktı, şeyi kocaman
 olmuştu, bana hiç bakmadan üstünü
 gidi ve bisikletlerin yanına gittik. Akşam pek konuşmadık, ama olağan geçti. Bir
 gün sonra babam bana para verdi bikini
 almak için. Kardeşimle gidecektik.
 Kasabaya indik ve bikinimi aldık. Ancak
 otobüsü kaçırmıştık ve öteki otobüsü
 beklemeye başladık.1 saat kadar sonra otobüs geldi, ama oturacak yer yoktu,
 Her yer doluydu. Eve doğru giderken
 otobüs her duraktan insanları almaya
 başladı ve bir vakit sonra kıpırdayacak
 yer kalmadı. Mert yanımda duruyordu
 ve göğsü koluma yapışmıştı. Bir vakit sonra usulca arkama geçiverdi. Sol
 eliyle belimi anladı. Sağ eli önümdeki
 koltuğun demirini yakalıyordu. Bir vakit
 sonra kalçama bir şey dayandı ve
 gelişmeye başladı. Mert beni
 fordluyordu. Kenara doğru kaçmaya çalıştım ama hem elleri hem de
 otobüsün tıklım tıklım olması buna
 mani oldu. Bir şey yapamıyordum, bir
 söz dahi söyleyemiyordum. Şeyi
 tamamen sertleşti ve popomun arasına
 yerleşti. Kasıkları kalçama baskı uyguluyor, otobüs sallandıkça siki
 kalçamın arasında gidip geliyordu. Sağ
 elini usulca indirdi ve kalçamı
 okşamaya başladı. Şimdi daha sert bir
 biçimde bastırıyor ve her seferinde beni
 öne doğru ittiriyordu. Elini kalçamdan çekti, şeyini düzenleyip bütün popomun
 deliğine dayadı. Şimdi her baskısını
 neredeyse içimde hissediyordum. Sol eli
 belimi sararken sağ eli alt indi ve
 eteğimin altında kiloduma erişti. Makûs
 gidişattaydım çevrede birisi olanları kavrasa mahvolurduk. Kendimi
 kasabildiğim kadar maksadım. Ama durmu-
 yordu ve eliyle kilodumu alta
 sürüklemeye başladı, hemen bende
 kilodumu önden tuttum. Ama
 önümde oturan kadın elime baktı bende karnım ağrıyormuş gibi bir
 hareket yaptım. Olacak gibi değildi;
 kiloduma öyle asılıyordu ki artık
 yakalayamadım ve kilodum alta 1 karış
 kadar kaydı. Artık kalçam tamamen
 sarihe çıkmıştı. Parmakları hemen kıçımı direndi, hem okşuyor hem de orta
 parmağını sokmaya çalışıyordu. Dünkü
 hadiseden sonra tuz biber olmuştu bunlar.
 Elini birden çekti bir vakit hiç bir şey
 yapmadı; bırakıp vazgeçtiğini
 düşündüm ve derin bir soluk aldım. Fakat o birden eteğimi yukarıya kaldırdı
 ve altına elini soktu, eli kalçama
 dokunuyordu, bunu hissediyordum ama
 sonra kalçama başka bir şey temas
 etmeye başladı. Mert sikini çıkarmış
 kalçama sokmaya çalışıyordu. Fakat bu olası değildi. Kendimi elimden
 geldiği kadar kasıyordum. Yalnızca
 arasına bir kısmını soka öğrenmişti. Deliğe
 erişemiyordu. Her iki eliyle belimden
 yakalı ve gidip gelmeye başladı. Siki
 kalçamın arasındaydı ve ben ilk kere bir erkeğin cinsel uzvuna dokunuyordum.
 Dünkü olayın devamıydı ve yeniden ne
 olacak demeye başladım, Hiç kimse
 görmüyordu. İçimden bir ses bana
 “saçmalama, o senin erkek kardeşin,
 onla bunları yapamazsın” diyordu. Kendimi kasmaktan artık eforum
 kalmamıştı ve canım da artık boş ver
 diyordu. Hafifçe kendimi bıraktım ve
 siki bütün olarak popomun arasına yerleşti.
 Ne olacak diye düşünürken boşaldı.
 Sıcacık menileri ardından da bacaklarımdan yere akıyordu. Bir
 vakit daha öylece kaldı, sonra evvel kendi
 üstünü sonra benikini düzenledi. Eli hala
 kalçamdaydı, okşuyordu. Usulca elini
 bacaklarımın arasından amıma kaydırdı.
 Amımda sırılsıklamdı, parmakları amımın dudaklarını eziyor deliğime
 bastırıyordu ve bir vakit sonra ilk kere
 orgazm olacaktım ama olmadı. Bizim
 durağa gelmiştik ve geç kalmıştık.
 Hemen inmemiz gerekiyordu. İndik, hiç
 konuşmadan eve gittik. Eve varıp yemek yedikten sonra balkona çıktım.
 Kendimi makûs hissediyordum. Mert
 benim ufak erkek kardeşimdi ve ben
 de onun ablasıydım. Kardeşimle hiç
 konuşmadan o gece öylece geçti. Ertesi
 gün denize gitmek için hazırlandık. Bahçeye çıktım, Mert bisikletleri
 hazırlamış, annemle beni bekliyordu.
 Sonra babamın da geldiğini gördüm.
 Annem “biz babanla kasabaya alışverişe
 gidiyoruz. Siz de kardeşinle beraber
 denize gidin” dedi. Biz yeniden pırlantaya vardığımızda sabahın hemen sonrası
 olduğu için kimsecikler yoktu. Orada
 geçen gün atlında oturduğumuz ağacın
 altına gittik. Mert bana bakıyordu,
 “bana bakma ben soyunmayacağım”
 dedim. Peki deyip denize girdi. Derken elinde bir kovayla koşarak geldi, İçine
 su doldurmuştu, birden üstüme döktü.
 Üstüm başım ıslanmıştı. Suyun
 soğukluğu beni ürpertmişti. Mert,
 titrediğimi görünce “hadi canım, her
 yerin ıslandı, denize girelim” diyordu. “Olmaz, hayır” diyordum. Ama
 dinlemiyordu. Giysime yapıştı, çekiştire
 çekiştire çıkarmaya başladı. Sanki artık
 boğuşuyorduk ve ben onun sikini
 hissedebiliyordum. Maksadı muhakkaktı ama
 reyin oynuyorduk sanki. Elleri göğüslerime geliyor, hemen
 ittiriyordum. Bu sefer belimden kapıp
 yere yatırıp üstüme çıkıyor, bacaklarımı
 açmaya çalışıyor, ardından arkama
 dolanıp sikini kalçamı yaslıyordu.
 “Tamam dur, ben çıkarırım” deyip giysiyi çıkardım. “Abla hava çok sıcak
 denize girmeden ben sana yağ
 vakitim” dedi. Maksadı zati baştan
 muhakkaktı. “İyi, sür bakalım” dedim. Suratı
 koyun uyur uyumaz kalçama oturdu.
 Sikini hissediyordum. Omuzlarımı daha öncekisi gibi ovmuyordu, hemen bikinimin ipini
 çözmeye çalışıyordu. “Ne yapıyorsun”
 diyemeden yağı sırtıma boşalttı ve hem
 sırtımı hem de göğüslerimi okşamaya
 başladı. “Dirseklerinin üstünde dur
 azıcık” dedi. Ben “neden bunu istiyor” diye düşünürken, o beni yakalayıp
 kaldırmaya başladı. Ben de dirseklerimi
 yere yasladım. Elleri anında göğüslerime
 gitti, göğüslerim avuçlarındaydı artık.
 Uçlarını eziyor okşuyordu. Gözlerimi
 kapadım ve kendimi bıraktım. Artık boşalmak istiyordum, hiç bir şey
 düşünmüyordum. Kendi kendime “ne
 yapacaksa bir an evvel yapsın” dedim,
 zira yavaş yavaş insanlar denize
 gelmeye başlarlardı. Üstüme uzandı,
 artık sikini daha iyi hissediyordum. Sağ eliyle kalçama yağ döküp sol eliyle
 tam kalçama yaymaya başladı. Yağı
 kalçamın arasına da parmaklarıyla iyice
 sürdü. Parmakları deliğimin bütün üstüne
 gelince, istemediğimi belirli etmek için
 kalçamı sağa sola çevirmeye çalışıyordum. Fakat kalçalarımın hemen
 altında baldırlarıma oturduğu için bunu
 muvaffak olamıyordum. O ise yavaş yavaş
 istediğine erişiyordu. Bunun olmasını
 istiyor muydum bilmiyordum. Onunla
 suskunca bir uyuşma yapmış gibiydik; ne yapacaksa mayomu çıkarmadan
 yapacaktı. Zira mayomu çıkarmak için
 çalıştığında ben ellerimle mayomu
 sıkıca yakalıyordum, fakat mayomu
 kalçalarımı sarihte vazgeçecek biçimde
 kenara sürüklemesine pek itiraz edemiyordum. Yalnızca mayo
 bir araya gelecekti, çıkmayacaktı. Mayomu
 kenara sürükledikçe kalçamın bir yarısının
 onun gözlerinin önüne tam sarihliği ile
 sergilendiğini hissediyordum. Fakat o
 bununla kanaat etmeyip mayomu çıkarmak için tekerrür girişim edince yakalayıp
 çektim, yeniden boğuşmaya başladık. Yan
 uyumuş gidişatta ben mayoyu yukarıya
 çekiyordum, o indirmeye çalışıyordu.
 Sonra birden elini içeri soktu ve
 parmakları hemen deliğe gitti. Parmağını popomun deliğine yaslayınca
 yeniden tahrik olmuştum. Parmağı öylece
 duruyor, yalnızca baskı yapıyordu.
 Güzelime gidiyordu. Sonra yağlı deliğime
 parmağı usulca girmeye başladı. Yeniden
 kasılmıştım ama sefer bu zevki yaşamaya kararlıydım. Parmağının ilk
 boğumunu sokup içimde hareket
 ediyordu. Soluğum kalbim her şeyim
 süratlenmişti. Yüzüstü uyumaya
 devam ediyordum, Mert tekerrür
 mayomu alta doğru sürüklemeye başladı. Yakaladım, ama bu sefer yakalayışım
 çok eforsuzdu. Hala içimde duran
 parmağını aniden sürükleyip eliyle mayomu
 çıkardı. Anadan Üryan kalmıştım. Kalçamı
 yoğurmaya başladı. Eliyle kalçamı
 kenarlara doğru açıyor deliğime baktığını hissediyordum, derken
 üstüme oturdu, deliğimin bütün üstünde
 şimdi siki vardı ve şimdi yağlı deliğime
 kayarak girecekti. İçime bir şey
 gireceğini düşündükçe kalbim çılgın gibi
 çarpıyordu. Yüklenmeye başladı, Mert beni hakikat anlamda sikmeye karalıydı.
 “Olmaz” dedim ve sikini
 yakalayıverdim. Ateş gibi yanıyordu.
 “Bu olmaz, yalnızca parmak” dedim. Elimi
 yakalayıp başımın yanına koydu, yeniden sikini
 dayadı. Fısıltı halinde “hayır, yapma” diyordum ki kafası içime giriverdi.
 Canım acımıştı. “Acıyor, çıkar” dedim.
 Ama dinlemiyordu ve birden yüklendi.
 Sanki popom yırtılmıştı, çığlık attım.
 Hemen ağzımı kapadı, artık yarısı
 içimdeydi. Gidip gelmeye başladı, her gelişinde içime azıcık daha giriyordu ve
 giren her kısımda ben ufak çığlıklar
 atıyordum ve birden öyle bır kökledi ki
 hepsi içime giriverdi. Resmen
 inliyordum. Öyle bir vakit bekledi, sonra
 gidip gelmeye başladı. Şimdi ilk andaki acı kalmamıştı. Yerini zevke vazgeçmeye
 başlamıştı. Ben kendi kendime “olan
 oldu” deyip kalçamı hafifçe yukarıya
 kaldırmaya başladım. Kalçamı yukarıya
 kaldırdıkça daha çok içime giriyordu ve
 ben domalmaya başlamıştım. Elini amıma attı. Parmakları amımın
 dudakları arasını gezerken ömrümün
 o ana kadar yaşadığım en zevkli anını
 yaşadım. Kasıla kasıla ve titreyerek
 boşaldım. Mert daha da süratlenmişti ve
 oda gelmek üzereydi ki birden kalçamı kendine öyle bir çekti ve içime sıcak
 menilerini boşaltmaya başladı.
 Hafifleyip sikini içimden çıkardı ve
 yanıma yattı. Ben hemen mayomu
 giydim. O üstüne havluyu örttü.
 Birbirimize öylece baktık. “Bir daha olmayacak” dedim. Kalktık,
 giysilerimizi giydik. Konuşmadan
 bisikletlere bindik ve eve gittik. Eve
 geldiğimizde müddet henüz öğleye
 yanaşıyordu. Annemle babam
 kasabaya inince alışverişten sonra dolaşmayı hoşlandıklarından ancak akşama
 doğru dönerlerdi. Ben de bahçesi
 sulamaya karar verdim. Mert o sırada
 odasında idi. Ne yaptığını öğrenmiyordum.
 Bu gün olanları düşünüyordum.
 Olanlara izin verdiğim için kendime kızıyordum; faka bir yandan da kalçama
 girerken aldığım hazzı düşünüyordum.
 Acaba onunla bir kere daha yapmalı
 mıydım, buna karar vermeliydim.
 Bunları düşünürken, Mert ’in taraçada
 beni izlediğini fark ettim. İçeri girmeye sanki korkuyordum.”ne bakıyorsun
 öyle“ dedim. Yanıt vermedi. Akşama
 doğru annemle babam geldi. Onlar
 gelince onlarla beraber içeri girdim. O
 akşamı, gerginliğimi fark ettirmeden
 nasıl geçireceğimi düşünüyordum. Kardeşim de benimle ilgilenmiyor
 görünüyordu. Yemekler yenip kameriyede
 çaylar içildi. Sonra herkes kendi odasına
 çekildi. Geceyi bir acayip geçirdim. Sabah
 olunca ben kasabada bakkal işleten bir
 kız dostuma gitmeye karar verdim. Pırlantaya kardeşimle gitmeye
 çekiniyordum. Akşama kadar kasabada
 kaldım. Dostum bakkalı ablasına
 bıraktı. Biz akşama kadar gezdik. Yalnızca
 yaz aylarında konuşabildiğimizden uzun
 uzun sohbet etme gereksinimi duyduk. Akşama doğru otobüse binip eve geri
 döndüm. Bizimkiler kameriyede akşam
 yemeğine hazırlanıyorlardı. Yemek
 zamanı geldiğim için babam bana çok
 kızdı. “Koca kız olacaksın, şu sofrayı
 hazırlamaya dahi takviyeci olmuyorsun” dedi. Nihayet gece olunca odalarımıza
 birer birer sürüklendik. Evvelki gün olanların
 tesirinden azıcık uzaklaşmıştım. Olanları
 unuta- öğreneceğimi düşünüp sevinmiştim.
 Annemle babamın yatak odaları üst
 katta idi. Mert ’in odası, benim odam, banyo ve mutfak alt katta idi. Gündüz
 dostumla uzun vakit dolaştığım hemen
 yatakalmıştım. Aradan ne kadar vakit
 geçtiğini anımsamıyorum. Bir ara
 pijamamın üstünden bacaklarımın
 okşandığını hissetim. Kendi kendime rüya gördüğümü düşündüm. Olanlardan
 sonra o şeyi rüyada dahi
 istemediğimden duvara dönüp tekerrür
 yatmaya başladım. Bacaklarımın tekerrür
 okşandığını sezince bunun rüya
 olmadığını anladım. Gözlerimi açıp ne oluyor diye çevreme bakınırken bütün
 arkamda merti gördüm. Doğrulup, “ne
 arıyorsun burada” diye haykırmaya fırsat
 kalmadan eliyle ağzımı kapattı.
 Susmamı işaret etti. Kendime gelince
 bana vazgeçti. O zaman “ ne arıyorsun burada, ablanın odasına gece girmeye
 utanmıyor musun” diye hafif sesle
 sordum. “Odan ne ki, ben iki gün evvel
 senin içine dahi girdim” dedi. Bu sözü
 dinleyince “defol odamdan” diye ittirdim.
 Fakat bunları haykırmadan hafif sesle söylüyordum. Zira annemler bizim
 kurnaz olduğumuzu fark edebilirlerdi.
 Yatağımın kenarında oturan Mert
 fısıltıyla bana, “ hayır bir kere daha;
 inan son olacak, bir daha
 istemeyeceğim” dedi . “bu ne diyor; ne kadar ileri gidiyor” diye düşünürken
 aniden kafamı yakalayıp kendine çekti.
 Dudaklarıma yapıştı. İki dudağımı da
 ağzına aldı. Vantuz gibi sürüklüyor,
 öpüyordu. Ben de ellerimi onun
 omuzlarına bastırıp kendimi kurtarmaya çalıştım. Sonunda ondan
 kurtuldum. “ Defolmazsan annemi
 çağıracağım” dedim. “Bir kere daha, son
 kere” diye yineledi. İçimden bir ses,
 “son kere istiyor, ver kurtul” diyordu.
 Bir yandan da “bunun sonu yok, devam edecek” diye düşünüyordum. Ben
 bunları düşünürken, beni ittirip sırt üstü
 yatağa yatırdı. Artık yeniden uyuyordum.
 Üstüme eğildi ve tekerrür dudaklarıma
 yapıştı. Ben olanları kabullenemediğim
 için onu omuzlarından sertçe ittirdim. Fakat kurtulamadım. Kardeşimle
 öpüşmek bana acayip geldiği için
 öpüşmesine yanıt vermedim,
 dudaklarımı içeri kısarak korunmaya
 çalıştım. Kardeşim dudaklarımı
 öpemeyeceği kavrayınca boyuma indi Şimdi boynumu öpüyor, elleri ile de
 pijamamın üstünün düğmelerini
 açmaya çalışıyordu. Ben de var eforumla
 onu üstümden ittiriyordum, fakat
 galibiyetli olamıyordum Sonunda
 düğmeleri açmayı muvaffak oldu. Pijamamı iki yana sıyırınca dik göğüslerim ortaya
 çıktı. Başını kaldırıp göğüslerime bir
 vakit baktı. Ben kurtulmaya çalışırken
 ellerimi bileklerimden iki eliyle
 tutup başımın üstünde birleştirdi.
 İki elimi bileklerinden tek eliyle öyle bir anladı ki artık kımıldayamıyordum.
 Haykırmayı düşündüm, Fakat aileme
 vahim rezil olacaktım. Debelenmeye
 çalıştım, fakat hengame çıkacağından
 korktuğum için bunu sert
 yapamıyordum. O sırada mert sol göğsümü ağzına aldı; boşta kalan eliyle
 de sağ göğsümü avuçladı. Birini öpüyor,
 değişiğini sıkıyordu. Bir vakit sonra göğüs
 uçlarımın kabardığını fark ettim. Mert de
 bunu fark etmiş olacak ki, “işte böyle,
 rahat ol” deyip yalnızca kabaran meme uçlarımı emmeye başladı. Ayaklarımdan
 ve bacaklarımdan efor alıp onu
 üstümden atmaya çalışıyordum. Ancak
 bir cinsli muvaffak olamıyordum. Kardeşim
 bana resmen tecavüz etmeye
 çalışıyordu. Sonunda onun gücüne teslim oldum. Bir eli ile ellerimi yakalamaya
 devam ederken öteki eli ile pijamamı
 indirmeye çalışıyordu Tam
 debelenmelerime karşın pijamamı
 indirdi ve çıkarttı. Şimdi memelerim
 ortada, altımda yalnızca kilot ile kardeşimin altında duruyordum..Sonra
 bacaklarımı bacaklarında dolayarak
 üstüme oturdu. Artık hiç
 kıpırdayamıyordum. Bunu bildiğinden
 ellerimi özgür bıraktı. Kilodumu
 indirmeye başladı. Ben de kilodumu üst kısmından tutmuş kendime
 çekiyordum. Kilodum yırtılacak gibiydi.
 Sonunda onu da muvaffak oldu ve kilodumu
 çıkartı. Ben de ellerimle şeyimi
 kapatmaya çalıştım. Üstümde oturmuş,
 iki eli ile iki mememi sıkıyor, ovalıyor, avuçluyor ve okşuyordu.
 ”Vazgeç beni, defol, ne yapıyorsun sen”
 diye söylememe karşın o bunları
 takmadı dahi. Kardeşim hiç konuşmuyor,
 işine bakıyordu. Beni süratle kolumdan
 yakalayıp çevirdi. Şimdi yüzüstü, anadan üryan Mert ’in altında uyuyordum.
 İçimden “Nasıl olsa muvaffak olacak, vazgeç bir
 an evvel yapsın” diye geçirdim.
 Sakinleştiğimi görünce Mert beni
 yakalamayı bıraktı. Elleriyle kaçlarımdan
 yakalayıp kalçalarımı araladı. Öğreniyorum, her ne kadar gece lambasının loşluğu olsa
 da artık götümün deliğini görebiliyordu.
 Oramı seyrettiğini kavradım.
 Kıpırdamadan yattım ve bir an evvel
 işini tamamlamasını bekledim. Eğildi,
 deliğimi öptü. O zaman içim titredi. Kardeşimden zevk alıyordum. Kendime
 inanamıyordum. Denizin orda yağ
 kullandığı için içime zorlanmadan
 kayarak girmişti. Şimdi nasıl yapacak
 diye merak ediyordum. Fakat o,
 deliğimi bir vakit yalayıp öptükten sonra beni tekerrür sırt üstü çevirdi. “Yoksa beni
 amımdan mı sikecek” diye kendime
 sordum. Olanları akışına vazgeçtim.
 Bacaklarıma indi, her santimini okşadı,
 öptü. Sonra onları ikiye ayırıp
 dizlerimden bükerek yukarıya kaldırdı. Azıcık alt kayıp başını iki bacağımın
 arasına soktu. Amımda onun soluğunu
 hissediyordum. O zaman bedenimi bir
 ateş dalgası sardı. Amıma yanaşıp
 ağzına aldı. Şimdi içine sürükleyip sürükleyip
 öpüyordu. Ben de çok hafif kalçalarımı oynatıyordum. İki elini kalçalarımın
 altına sokup dirseklerinde efor alıp
 hafifçe yukarıya kaldırıyor, amımı kendine
 daha hoş sunuyordu. Diliyle amımın
 dudaklarını aralayıp içini öpüyordu.
 Artık direnecek halim kalmamıştı. Resmen kardeşimle sevişiyordum. Bir
 vakit sonra amımın ıslandığını hissettim.
 Kardeşim dili ile bu akışkanları topluyor
 sanki içiyordu. Amımın iyice sulandığını
 gören mert, “nasıl, çok sevdin değil
 mi” diye sordu. Bu sualine yanıt vermedim. Artık ne olacaksa olsun diye
 geçirdim içimden. Bacaklarım
 dizlerimden bükük olduğu için
 bacaklarımı kasığımla birleştiği yerden
 yakalayıp en alıngan yerlerini okşuyordu
 Sonra ellerini amıma götürdü. Dudaklarından yakalayıp iki yana açtı. Onu
 bir vakit izledikten sora üzerime
 doğru kaydı. Amım sırıksıklamdı. Bacak
 arama girdi. Bacaklarımı iyice ayırdı.
 Artık kardeşim beni resmen amımdan
 sikecekti. Bakire idim. Bunu nasıl yapacak diye hem merak ediyordum
 hem de korkuyordum. Mertin sikinin taş
 gibi olduğunu amıma yanaştırınca
 anladım. Usulca başını amımın
 dudakları arasına getirdi. Güç olmaması
 ve acımaması için ben de kalçalarımı hafifçe yukarıya kaldırdım. Bacaklarımı
 iyice açtım. Kardeşim sikini ıslanmış
 amıma azıcık daha soktu. Başının
 girdiğini hissediyordum. Sonra usulca
 bastırmaya başladı. Siki yavaş yavaş
 giriyordu. Sonra bir yerde takılıp kaldı. Azıcık bastırınca içimde bir sancı hissettim.
 Kardeşim bekâretimi almıştı. Evvel
 yavaş yavaş sonra süratli süratli gidip
 gelmeye başladı. Bacaklarımı yukarıya
 sürükleyip iyice açmış olduğumdan tam
 siki içime girebiliyordu. Kasıklarına kasıklarımı seziyordum. Beli ile
 sanki beni vuruyor, vurdukça
 vuruyordu. Uzun bir vakit siktiğini
 andırıyorum. Sonra titremeler geçirip
 içime boşladı. O sırada amımın
 sıkıştığını hissettim. Muhteşem bir zevkle orgazm olmuştum. Bir daha olmayacağı
 için bu zevki tam hücrelerimde
 yaşamaya çalıştım. Sonra kardeşim
 sikini içimden çıkardı. Bana hemen bir
 mendil verdi. Bununla yatağa
 bulaşmasın diye amımdan gelen kanı sildim. Mert hafifçe üstümden kalktı.
 Kendi pijamasını giyip usulca kemdi
 odasına çekildi. Ben de kendi üstümü
 giyip yan uyuyup yatmaya çalıştım.
 İnanamıyordum, kardeşim beni
 götümden ve amımdan, her tarafımdan sikmiş ve ben onun olmuştum. Yarın
 sabah olunca kimin suratına nasıl
 bakacağımı düşünürken yata
 kalmışım.
	
Bir yanıt yazın
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.