Üvey Ağabeyimin Yastığı Altında Lekeli Külotumu Buldum

Meraba ben Nilay. 22 yaşında, 1.72 boyunda, 58 kilo ağırlığında, esmer ve çok hoş bir kızım. Şimdiki babamın üvey babam eskiki konutluluğundan bir oğlu olmuş, eşi can verince 4 yaşındaki çocukla yalnız kalmış. Üvey babam zengin biri olunca da, dedemler bu kısmet kaçırılmaz demişler annemi ona vermişler. Annemle üvey babamın arasında 10 yaş fark var. Daha sonra annem bana hamile kalmış ve dünyaya getirmiş, aynı anda bana ve öteki çocuğa ağabeyime bakmış, ona da annesizliği hiç aratmamış. Ağabeyim de hem bana hem anneme hep saygı ve sevgi göstermiş, bizleri hep gözetmiş gözlemiştir. Ağabeyim beni öyle gözetmesi altına almıştı ki, giyindiğime dolaştığıma karışır, gölge gibi beni takip ederdi. Hatta beni istemeye gelen 2 çocuğa verdirmeyen karşı çıkan ağabeyim olmuştu.

Bundan 2 sene evvel ağabeyimin odasını paklerken, ağabeyimin yastığının altında benim giymiş olduğum ve lekeli sepetine attığım tanga külodumu gördüğümde şok olmuştum. Ağabeyimin bu tutumuna bir anlam verememekle beraber, külodumu yastığın altında bulduğum gibi vazgeçmiştim. Bunu en yakın dostum Nermine anlatınca, Nermin de, “Kız, ya ağabeyin sende gözü var, ya da kadın iç çamaşırlarına karşı zaafı var!” demişti. Nerminin de ağabeyimde gözü vardı ve devamlı, “Ağabeyini bana ayarla, kendimi ona siktirmek istiyorum!” deyip dururdu. Ağabeyim çok yakışıklı, kocaman yarı birisiydi ve karizmatik bir yapısı vardı. Semtteki tüm kızlar hastaydı ağabeyime. Nermin, “Kız dikkat et ağabeyin seni sikmesin!” deyip usunca takılmış, ben de ona, “Kız ağzına alma böyle şeyleri!” deyip kızmıştım.

Bu olayın üzerinden bir hafta geçmiş ve annemle babam köye gitmişlerdi. Yaz süresince 3-4 ay köyde kalırlardı, işyerine de ağabeyim bakardı. Biz konutta ağabeyimle yalnız kaldık. Ağabeyim yeniden herzamanki bana şefkatli ve gözetmeci davranıyor, ama ben hep ona uzak ve soğuk duruyordum. Ağabeyim bana bunun nedenini soruyor, ben de, “Yok bir şey ağabey!” diyerek geçiştiriyordum. Bir sabah uyandım ve tuvalete gidiyordum ki, holde ağabeyimle karşılaştık. Benim üzerimde gecelik ağabeyimin üzerinde ise yalnızca külot vardı. Önünün çok şişkin olduğunu gördüğümde bir güzel olmuştum. Hiç yığınımızı bozmadan geçiştik. O gün pazardı ve ağabeyim işyerine gitmiyordu. Neyse kahvaltıyı hazırladım ve beraber kahvaltı yaptık. Ağabeyim salonda bilgisayarın başına geçti, ben bulaşıkları yıkadım, konutu derledim. Ağabeyimin odasını toplarken yastığının altında busefer benim başka bir kullandığım külotum duruyordu. Değmedim, içeri geldim ve yeniden birşey söylemedim.

Sonra duşumu alıp üzerimi giyindim. O gün kısa kollu bir badi ve siyah dar eteğimi giymiştim. Ağabeyim, “Hayrola bir yere mi gideceksin?” dedi. “Yok ağabey konuttayım, nere gideyim ki?” dedim. Ağabeyim de, “İstersen sinemaya götürebilirim!” dedi. Ben de, “Yok gitmeyelim, konutta kalalım.” dedim. Ağabeyim de, “İyi ozaman hoş bir çay yap ta içelim!” dedi. Çayı demledim getirdim. Sevinç çayını içtikten sonra ağabeyim banyo yapacağını, banyoyu hazırlamamı söyledi. Ben gittim banyoyu hazırladım geldim ve “Banyo hazır ağabey!” dedim. Ağabeyim banyoya gitti, 10-15 dakika sonra, “Nilay!” diye seslendi. Banyonun önüne gittim, “Emret ağabey?” dedim. Ağabeyim de, “Gel sırtıma kese at!” dedi. İlk evvel kararsız ettim, banyoya girmek istemedim. Ama girmediğim taktirde ağabeyimin bana küseceğini düşündüm ve “Tamam geliyorum!” dedim…

Banyoya girdiğimde ağabeyim içerde taburede oturmuş ve elleri ile önünü kapatmış biçimde duruyordu. Suyu kıstık, ben keseyi elime aldım ve ağabeyimin sırtını keselemeye başladım. Ama palavra yok, gözüm hep bacak arasındaydı. Elleri sikini güç kapatıyordu. Bir ara ellerini sürüklediğinde sikini ilk kez bütün olarak gördüm, çok kalın, kocaman ve kazık gibi birşeydi. Hani gözüm korkmadı desem palavra olur. “Ağabey sen ne yapıyorsun, kapat şunu!” dedim. Bir şey demedi ve yeniden elleriyle kapattı. Bir müddet sonra ağabeyim elini yeniden çekti. “Ağabey lütfen kapatırmısın!” dedim. “Kız niçin kapatayım, gördün göreceğini zati!” dedi ve kapatmadı. Bu arada benim de üstüm başım bayağı ıslanmış, bady göğüslerime yapışmış, tahrik edici bir hal halmıştı. Ağabeyimin siki o kadar sertleşmiş ve kalkmıştı ki göbeğine dokunuyordu. Ağabeyim elini eteğimin altından bacağıma sokunca, “Ağabey ne yapıyorsun, biz kardeşiz!” deyip geri çekildim. Ağabeyim ayağa kalktı ve “Evet kardeş sayılırız, ama ben sana tutkunum, seni beğeniyorum ve muhteşem arzuluyorum!” dedi.

“Ağabey olmaz, günah, biz birbirimize düşmüyoruz, bir dinleyen olursa kimsenin suratına bakamayız!” dedim. Ağabeyim bana yanaştı, iki eliyle yanaklarımı anladı, “Hiç birşey umrumda değil, bunun ucunda vefat da olsa senin için can vermeye değer!” dedi ve alnımdan öptü. Beni öptüğünde siki göbeğime dokunuyordu. “Ağabey ne olur değme bana, istersen sana Nermini ayarlayım!” dedim. “Kız ben Nermini değil seni istiyorum, onu isteseydim çoktan sikerdim, bunu çok iyi öğreniyorsun!” deyip beni kendine iyice çekti. Karşı koymakla koymamak arasında kararsızlar yaşıyordum. Elini arkama atıp kalçamı avuçlayarak dudaklarımdan öptü. karşılık vermedim. Tekerrür öptü ve iyice kendine bastırdı. “Ağabey ne olur yapma!” diyordum, ama ağabeyim dinlemiyor, dudaklarımı daha iştahlı öpüyordu…

Sonra beni kucağına aldığı gibi annemlerin yatakodasına götürdü ve yatağa uzattı. Beni sikip sikmeyeceğinden daha bütün olarak emin değildim. Yeniden de, “Ağabey tamam ne yaparsan yap, ama kızlığıma değme!” dedim. “Tamam korkma, kızlığını bozmayacağım!” dedi ve beni soymaya başladı. Külotumu ise parçalarcasına çıkardı ve koklayarak yana koydu. Sonra amıma eğildi, çılgın gibi yalıyordu amımı. Amımı yalaması çok güzelime gitmişti, çok geçmeden kendimi tutamayıp ağabeyimin ağzına boşaldım. Amımın sularını dahi yaladı. Sonra, “Hadi sen de benimkini yala!” diyerek sikini ağzıma verdi. Azıcık çekinerek de olsa yalamaya başladım, ama siki ağzıma sığmıyordu. Ben daha ne olduğunu anlayamadan fışkırarak ağzıma boşaldı. İstesem de istemesem de döllerinin büyük bir kısmını yutmuştum. Ağzımdan taşanları külotumla sildikten sonra yanıma uzanıp göğüslerimi emmeye başladı…

Hem çok güzelime gidiyordu, hem de, “Ağabey bu yaptığımız çok yanlış, çok utanıyorum, kendimi kabahatli seziyorum, günaha girdik!” diyordum. Ağabeyim de, “Bunları usuna getirme aşkım, seni çok seviyorum!” diyerek, beni üstüne aldı. O anda yarağı kalkık değildi, fakat beni üzerinde ileri geri hareket ettirdiğinde hemen sertleşmeye başladı, bir anda yine kazık gibi oldu. Amıma sokmadan amımın dudakları arasında kaydırıyordu. Daha sonra 69 pozisyonuna geçtik ve ben onun sikini yalarken o da benim amımı yalıyordu. Amımı yalarken biryandan da götümün deliğini okşuyordu. Zevkten çıldırıyordum ve amım yeniden vıcık vıcık olmuştu. Sonra kendisi birden doğrularak beni sırtüstü yatırdı, bacaklarımı ayırarak sikini amıma getirdi. Göğsünden iterek, “Ağabey ne olursun sokma!” dedim. “Yok sokmayacağım, yalnızca ucunu değdireceğim!” dedi. Amımın dudaklarını yanlara açarak sikinin ucunu amımın deliğine alttan yukarıya, yukarıyadan alt sürtmeye başladı…

Sikinin ucunu bir santim kadar amıma soktuğu anda fobiden ve coşkudan can verebilirdim. Gerçeğinde sokmasını çok istiyordum ama nedense hemen elimi sikine atıp anladım ve daha fazla sokmasını yasakladım. Ağabeyimin gözlerime öyle bir bakışı vardı ki, ‘Ne olur beni yasaklama sokayım!’ cinsten dilenen bir bakıştı. Üzerime eğilip burnumdan, dudağımdan ve kulağımdan öperek, “Seni beğeniyorum aşkım ve karım olmanı istiyorum!” deyince, artık ben de yelkenleri suya indirdim ve “Herşey özgür sana ağabey!” diyerek elimi sikinden çektim. “Çok teşekkür ederim canım karıcığım!” dedi ve usulca sikinin yarısını soktu amıma. “Yavaş lütfen, çok acıyor!” dedim. Durdu, birkaç saniye sonra sokmaya devam etti. Amım çok kaygan olmasına karşın siki girmekte zorlanıyordu, sanırım kızlık çeperime dayanmıştı. Çeperimi delmek için zorladıkça canım yanıyordu. En son öyle bir yüklendi ki, köküne kadar sokmuştu ve ben içimden birşeylerin yırtıldığını resmen sezmiştim…

Artık ağlasam da bağırsamda yapacak birşey yoktu, ağabeyimle çılgın gibi sikiştik. Ben de istediğim için olmuştu bunların hepsi. Yaptığımız doğru değildi, fakat sikişmenin dayanılmaz zevkine karşı gelememiştik. O günden itibaren ağabeyimle seksin ve sikişmenin en hoşunu en zevklisini yaşadık, taa ki annem bizi yakalayana kadar…

Hepinizi öptüm!